Beynin şifrelerinin peşindeki 4 bilim kadını, gençlere ilham veriyor

Dr. Dr. NÖROM, üç ayrı üniversitenin üç ayrı projesinin birleştirilerek tek bir teklif olarak sunulmasıyla oluştu. diye konuştu. ",. Dr. KENDİLERİNE ROL MODEL OLARAK SEÇTİKLERİ İNSANLARIN PEŞİNDEN GİTSİNLERNÖROM Yönetim Kurulu üyesi Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Otizm, şizofreni gibi hastalıklardan sorumlu genlerin işlevlerini aydınlatacak işlevsel modeller geliştirdiklerini dile getiren Akay, Beyin hastalıkları, insanda araştırması zor konular. Mezunlarımız bile bu merkezi takip ediyor ve burada çalışmak istiyor. ifadelerini kullandı. diye konuştu. Kadın olmanın getirdiği merak ve sabır belki bunda etken. Çalışmalarında makine öğrenmesi ve yapay zeka ile genetik dizi incelemelerini birleştirdiklerini belirten Son, 11 Şubat Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla şunları söyledi:Kızlarımızı bilim araştırma konularına küçük yaşlardan heveslendirip önlerine güzel örnekler koyabildiğimiz için çok mutluyuz. Hiçbir zaman yılmasınlar, kendilerine rol model olarak seçtikleri insanların peşinden gitsinler. ifadelerini kullandı. Akay, Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla yaptığı değerlendirmede ise Aslında nörobilim alanındaki kadın araştırmacı sayısı fazla, bu çok mutluluk ve gurur verici. Bu etkileşim de kız çocuklarının bu bilim dallarına olan isteğini artırıyor, bu bölümlere girmek istiyorlar. NÖROMda kadın araştırmacı ve yönetici ağırlığı fazla. diye konuştu. Yurt dışından dönünce bu merkezde çalışmak istiyorlarNÖROM Yönetim Kurulu üyesi Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Kadın ve erkek beyni arasında başarıya ulaşmada nörobilimsel olarak bir fark yok. Meltem Bahçelioğlu, beyin araştırmalarının sabır gerektirdiğine işaret ederek, Bizler doğal bir süreçle bir araya geldik, gecemizi gündüzümüze katarak çalıştık ve NÖROMun kuruluşunda rol oynadık. Dolayısıyla bu alandaki kadınların ne kadar istekli bir şekilde çalıştığımızı gören öğrencilerimiz, hatta liseliler etkileniyor. tavsiyesinde bulundu. Kız çocuklarına yönelik Akay, Bir kere hedeflerinin büyük olması gerekiyor, meraklarının peşinden gitmelerini öneriyorum. Ayrıca bu durumu kadınların araştırma konusunda biraz daha dirençli, biraz daha sabırlı ve sebatkar olmasıyla ilişkilendirebilirim. Yönetim kurulumuzun yüzde 50sinden fazlası, araştırmacılarımızın yüzde 60-70i bilim kadınlarından oluşuyor. MERKEZDEKİ ARAŞTIRMACI VE ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 70İ KADINLARBilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla değerlendirmeleri sorulan Belen, merkezin yönetimi ve genel idaresini, 3 üniversiteden akademisyenlerle yürüttüklerini anlattı. Kadınların hayata bütüncül bakış açısı, insan odaklı kariyer tercihi ve çoklu görevlerde ve yaratıcı pratik çözümlerde başarılı olması önemli avantajları. Hayrunnisa Bolay Belen, 3 araştırma üniversitesinin ortaklığında 6 yıl süren hazırlık aşamasının ardından kurulan ve bir süre önce açılışı yapılan ulusal merkezin, beyin araştırmaları alanında tüm ülkedeki araştırmacılara hizmet verdiğini ifade etti. diye konuştu. Yurt dışına nörobilim için doktoraya gidenler var, dönünce bu merkezde çalışmak istiyorlar. ",Nörobilim ve Nöroteknoloji Ortak Uygulama ve Araştırma Merkezinin (NÖROM) yönetim kurulunda görev alan 4 başarılı kadın akademisyen, beynin şifrelerini araştıran projeleriyle genç bilim insanlarına ilham oluyor. diye bir şey olamaz. Nörobilim üzerine 6 senedir çalışıyoruz. Kadın, nörobilimde de olur, fizikte de olur mühendislikte de olur. Öğrencilerime bu projeyi verdiğimiz gün bu hayalimizi aktardım ve Bu proje doğarsa sizlerin sayesinde doğacak. Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) girişimiyle Gazi, Ankara ve Orta Doğu Teknik üniversitelerinin birlikte kurduğu NÖROMun yönetim kurulundaki 3ü profesör, 1i doçent olmak üzere 4 kadın akademisyen, 11 Şubat Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla sorularını yanıtladı. Bunun arkasında kadınların kurucu gücü, başladıkları işi bitirme azmi mutlaka büyük pay sahibidir. NÖROM Müdürü Prof. Epey yol katettiğimiz çalışmalarımızda NÖROM altyapısını da kullanarak modelleme çalışmalarına devam ediyoruz. Meltem Bahçelioğlu, kız çocuklarına yönelik mesajında ise Küçük hayaller kurmasınlar, her şeyi yapabileceklerini düşünsünler. Bir de bu konu sahiplenilmesi gereken, yılmamayı gerektiren bir iş. Dr. Bolay, Merkezimizde robotik kol, yapay zeka, derin öğrenme, sanal gerçeklik, deney hayvanları, büyük veri işleme, nöropsikiyatrik hastalıklar, beyin görüntüleme, insan fizyolojisi, moleküler biyoloji gibi pek çok alandan nörobilim projesi yapmak isteyenlere kapılarımızı açtık. Kadınlar, belki daha anaç ve belki ekibini daha motive edebiliyor. KIZLARIMIZI BİLİME HEVESLENDİRDİĞIMİZ İÇİN ÇOK MUTLUYUZNÖROM Yönetim Kurulu üyelerinden ODTÜ Enformatik Enstitüsü Sağlık Bilişimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Demek ki biz Türkiyedeki kadınlar olarak bu konuda gelişmeye önem veriyoruz, kariyerimizi bu yönde ilerletmeyi tercih ediyoruz daha çok. Nörobilim alanındaki hastalıklardan öğrenme bozukluklarına kadar beyinle ilgili geniş bir araştırma alanlarının bulunduğuna işaret eden Belen, ayrıca veri işleme alanında ortak üniversitelerin mühendislik bölümlerinden akademisyenlerin merkezde önemli görevler üstlendiğini anlattı. Bu durumu ODTÜ Enformatik Enstitüsünde de görüyoruz. değerlendirmesinde bulundu. Güvem Gümüş Akay, beyin hastalıklarında genetik yatkınlıkları ortaya koyma üzerine araştırmalar yürüttüğünü anlattı. Yeşim Aydın Son, çalışmalarının son dönemde hastalıkların ayırıcı tanılarında genetik çeşitlilikleri inceleme üzerine odaklandığını anlattı. Türkiyede sadece temel bilim ve sağlık alanlarında değil, mühendislik alanlarındaki araştırmacılarda kadın yoğunluğu var. Bilimde kadın olmaz. Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla görüşlerini aktaran Bahçelioğlu, şunları kaydetti:Bizleri bilim kadını olarak sosyal medya ve diğer kanallardan görenler bize ulaşıyor ve bir şekilde etkileşim doğuyor. Kadın araştırmacı sayısının yüksek olmasına ilişkin değerlendirmesi sorulan Belen, Net bir şey söylemek zor ama biyolojik bilimler ve sağlık alanlarının daha kadın ağırlıklı olduğunu biliyoruz. dedim. Yönetim kurulunun ve ana proje yürütücülerinin 4ünün kadın akademisyenden oluştuğunu belirten Belen, Merkezimizde proje yürüten araştırmacılarımızın, doktora ve yüksek lisans öğrencilerimizin ve bursiyerlerimizin yaklaşık yüzde 70i kadınlardan oluşuyor.

Beynin şifrelerinin peşindeki 4 bilim kadını, gençlere ilham veriyor

diye konuştu. Bu etkileşim de kız çocuklarının bu bilim dallarına olan isteğini artırıyor, bu bölümlere girmek istiyorlar. MERKEZDEKİ ARAŞTIRMACI VE ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 70İ KADINLARBilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla değerlendirmeleri sorulan Belen, merkezin yönetimi ve genel idaresini, 3 üniversiteden akademisyenlerle yürüttüklerini anlattı. Kadınların hayata bütüncül bakış açısı, insan odaklı kariyer tercihi ve çoklu görevlerde ve yaratıcı pratik çözümlerde başarılı olması önemli avantajları. Meltem Bahçelioğlu, beyin araştırmalarının sabır gerektirdiğine işaret ederek, Bizler doğal bir süreçle bir araya geldik, gecemizi gündüzümüze katarak çalıştık ve NÖROMun kuruluşunda rol oynadık. NÖROM, üç ayrı üniversitenin üç ayrı projesinin birleştirilerek tek bir teklif olarak sunulmasıyla oluştu. Ayrıca bu durumu kadınların araştırma konusunda biraz daha dirençli, biraz daha sabırlı ve sebatkar olmasıyla ilişkilendirebilirim. diye konuştu. Kadın, nörobilimde de olur, fizikte de olur mühendislikte de olur. Kız çocuklarına yönelik Akay, Bir kere hedeflerinin büyük olması gerekiyor, meraklarının peşinden gitmelerini öneriyorum. değerlendirmesinde bulundu. NÖROMda kadın araştırmacı ve yönetici ağırlığı fazla. Bilimde kadın olmaz. Kadın ve erkek beyni arasında başarıya ulaşmada nörobilimsel olarak bir fark yok. ",Nörobilim ve Nöroteknoloji Ortak Uygulama ve Araştırma Merkezinin (NÖROM) yönetim kurulunda görev alan 4 başarılı kadın akademisyen, beynin şifrelerini araştıran projeleriyle genç bilim insanlarına ilham oluyor. diye konuştu. Hiçbir zaman yılmasınlar, kendilerine rol model olarak seçtikleri insanların peşinden gitsinler. diye bir şey olamaz. ifadelerini kullandı. Meltem Bahçelioğlu, kız çocuklarına yönelik mesajında ise Küçük hayaller kurmasınlar, her şeyi yapabileceklerini düşünsünler. Kadınlar, belki daha anaç ve belki ekibini daha motive edebiliyor. Çalışmalarında makine öğrenmesi ve yapay zeka ile genetik dizi incelemelerini birleştirdiklerini belirten Son, 11 Şubat Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla şunları söyledi:Kızlarımızı bilim araştırma konularına küçük yaşlardan heveslendirip önlerine güzel örnekler koyabildiğimiz için çok mutluyuz. NÖROM Müdürü Prof. KENDİLERİNE ROL MODEL OLARAK SEÇTİKLERİ İNSANLARIN PEŞİNDEN GİTSİNLERNÖROM Yönetim Kurulu üyesi Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. ",. Dr. Dr. Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) girişimiyle Gazi, Ankara ve Orta Doğu Teknik üniversitelerinin birlikte kurduğu NÖROMun yönetim kurulundaki 3ü profesör, 1i doçent olmak üzere 4 kadın akademisyen, 11 Şubat Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla sorularını yanıtladı. Epey yol katettiğimiz çalışmalarımızda NÖROM altyapısını da kullanarak modelleme çalışmalarına devam ediyoruz. Güvem Gümüş Akay, beyin hastalıklarında genetik yatkınlıkları ortaya koyma üzerine araştırmalar yürüttüğünü anlattı. ifadelerini kullandı. diye konuştu. tavsiyesinde bulundu. Hayrunnisa Bolay Belen, 3 araştırma üniversitesinin ortaklığında 6 yıl süren hazırlık aşamasının ardından kurulan ve bir süre önce açılışı yapılan ulusal merkezin, beyin araştırmaları alanında tüm ülkedeki araştırmacılara hizmet verdiğini ifade etti. Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla görüşlerini aktaran Bahçelioğlu, şunları kaydetti:Bizleri bilim kadını olarak sosyal medya ve diğer kanallardan görenler bize ulaşıyor ve bir şekilde etkileşim doğuyor. KIZLARIMIZI BİLİME HEVESLENDİRDİĞIMİZ İÇİN ÇOK MUTLUYUZNÖROM Yönetim Kurulu üyelerinden ODTÜ Enformatik Enstitüsü Sağlık Bilişimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Bolay, Merkezimizde robotik kol, yapay zeka, derin öğrenme, sanal gerçeklik, deney hayvanları, büyük veri işleme, nöropsikiyatrik hastalıklar, beyin görüntüleme, insan fizyolojisi, moleküler biyoloji gibi pek çok alandan nörobilim projesi yapmak isteyenlere kapılarımızı açtık. Yeşim Aydın Son, çalışmalarının son dönemde hastalıkların ayırıcı tanılarında genetik çeşitlilikleri inceleme üzerine odaklandığını anlattı. Akay, Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü dolayısıyla yaptığı değerlendirmede ise Aslında nörobilim alanındaki kadın araştırmacı sayısı fazla, bu çok mutluluk ve gurur verici. Kadın olmanın getirdiği merak ve sabır belki bunda etken. Demek ki biz Türkiyedeki kadınlar olarak bu konuda gelişmeye önem veriyoruz, kariyerimizi bu yönde ilerletmeyi tercih ediyoruz daha çok. dedim. Türkiyede sadece temel bilim ve sağlık alanlarında değil, mühendislik alanlarındaki araştırmacılarda kadın yoğunluğu var. Yönetim kurulumuzun yüzde 50sinden fazlası, araştırmacılarımızın yüzde 60-70i bilim kadınlarından oluşuyor. Bir de bu konu sahiplenilmesi gereken, yılmamayı gerektiren bir iş. Mezunlarımız bile bu merkezi takip ediyor ve burada çalışmak istiyor. Bu durumu ODTÜ Enformatik Enstitüsünde de görüyoruz. Yurt dışına nörobilim için doktoraya gidenler var, dönünce bu merkezde çalışmak istiyorlar. Kadın araştırmacı sayısının yüksek olmasına ilişkin değerlendirmesi sorulan Belen, Net bir şey söylemek zor ama biyolojik bilimler ve sağlık alanlarının daha kadın ağırlıklı olduğunu biliyoruz. Nörobilim alanındaki hastalıklardan öğrenme bozukluklarına kadar beyinle ilgili geniş bir araştırma alanlarının bulunduğuna işaret eden Belen, ayrıca veri işleme alanında ortak üniversitelerin mühendislik bölümlerinden akademisyenlerin merkezde önemli görevler üstlendiğini anlattı. Bunun arkasında kadınların kurucu gücü, başladıkları işi bitirme azmi mutlaka büyük pay sahibidir. Otizm, şizofreni gibi hastalıklardan sorumlu genlerin işlevlerini aydınlatacak işlevsel modeller geliştirdiklerini dile getiren Akay, Beyin hastalıkları, insanda araştırması zor konular. Dr. Nörobilim üzerine 6 senedir çalışıyoruz. Yurt dışından dönünce bu merkezde çalışmak istiyorlarNÖROM Yönetim Kurulu üyesi Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Öğrencilerime bu projeyi verdiğimiz gün bu hayalimizi aktardım ve Bu proje doğarsa sizlerin sayesinde doğacak. Dr. Dolayısıyla bu alandaki kadınların ne kadar istekli bir şekilde çalıştığımızı gören öğrencilerimiz, hatta liseliler etkileniyor. Yönetim kurulunun ve ana proje yürütücülerinin 4ünün kadın akademisyenden oluştuğunu belirten Belen, Merkezimizde proje yürüten araştırmacılarımızın, doktora ve yüksek lisans öğrencilerimizin ve bursiyerlerimizin yaklaşık yüzde 70i kadınlardan oluşuyor.