Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

 
Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

. Konuşurken bir anda rolü teklif etti, hiç düşünmeden kabul ettim. Tabii dinleyiciyle buluşmak, konserlere başlamak da istiyorum. Tabii ki en büyük hayallerden biri albüm. Umarım o da olacak. Belli aralıklarla tekli yayımlamayı düşünüyorum. (Gülüyor) Hayatıma oyunculuk girdiğinde kafamda sürekli “Deli Ayten”i ben oynamalıyım, hatta ben yazmalıyım, bir şekilde onu ben canlandırmalıyım” diye hayaller bile kurardım. ",. ) Yıllardır kurduğum o hayalim sihirli bir şekilde gerçekleşmiş oldu. Şarkı çok, sürekli üretiyorum. . Şarkının demosunu dijital ortamda hazırlamıştım, daha sonra işlerini çok beğendiğim Mete Birgören’le bir araya geldik ve prodüksiyon süreci başlamış oldu. Mezun olduktan sonra hem müzik hem oyunculuk bir arada sürdü yıllarca. Korkuyu kabullenmenin ve yenmenin bir manifestosu benim için o sözler. O dönemde de “Bursa Bülbülü” için “Deli Ayten”i arıyordu. Dinleyici olsaydım şarkıyı yazarken hissettiğim ve olmasını istediğim o depresif ama dansa çağıran havayı yine hissederdim. Sanırım ilginç bir deneyim olmuştur. . Vokal kayıtları Vibes Stüdyo’da alındı. Mete şarkıya çok şey kattı, var olan duygusunu kaybetmeden benim kurduğum yapıyla çok oynamadan şarkıyı büyüttü, duymak istediğim sert, karanlık ama dans ettiren dünya zamanla oturdu ve ortaya çıkan ses ikimizin de çok hoşuna gitti. Mix ve mastering’i ise vokal kayıtlarda beni inanılmaz rahatlatan ve de şarkının sesini iyice parlatarak işi başka bir seviyeye taşıyan Memet İncili yaptı. . İlk teklisi “I” ile müzik alanında çıkış yakalamayı hedefliyor. Bursa Belediye Konservatuarına giderdim, orada şan dersleri alırdım, gitar kursuna giderdim. Lise dönemi gelince, “Kesinlikle güzel sanatlar okumalıyım” dedim. Çok hızlı şekilde beliren sözleri ve yine hızla yazılmış bir müziği var. O da tekli olarak çıkacak. Şarkının nakaratında yer alan “Hadi bul beni, etrafım sarıldı/ Çek vur beni, etrafım sarıldı” sözleri aslında o karanlığa bir davet. . Seçtiğim şarkı O Ses Türkiye’nin hiçbir formatında söylenmemiş bir caz şarkısıydı, “All the Things You Are”. Irmak Ecem’le yaratım yolculuğunu konuştuk. (Gülüyor. . Bize kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?Çocukluğum Bursa’da geçti. Ben de gurur duyuyorum böyle güzel bir filmde onu temsil ettiğim için. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü kazandım. “Deli Ayten” rolü sizi nasıl buldu?Bursalı olduğum için “Deli Ayten” zaten çok iyi bildiğim bir karakterdi, Bursa’da heykeli bile vardır. İstanbul’da Avni Akyol Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümü’nü kazandım. Filmde çok fazla gözükmüyor “Ayten” ama adı bile geçse Bursalılar için çok özeldir. Ailede müzisyen yok ama ben küçük yaşlardan beri müzikle iç içeyim. O Ses Türkiye’ye 2018’de katıldım. BURSA’NIN ‘DELİ AYTEN’İ- “Bursa Bülbülü” filminde, kentin sevilen simalarından “Deli Ayten”i oynadınız. Beyaz ve Murat Boz döndü, Murat Boz, aynı okuldan mezun olduğumuz için ona gitmemi çok istedi ama ben nedense Beyaz’ı seçtim. Kendisi aynı zamanda geçen yıl Ata Demirer imzalı “Bursa Bülbülü” filminde memleketinin kendine özgü simalarından “Deli Ayten”i canlandırmıştı. İsyan eden ama soğukkanlılığını koruyan bir kadın. (Gülüyor. ) Yıllar geçti, yollarımız Ata Demirer’le kesişti. Yarışmaya katılma sebebim çevremin yıllardır devam eden baskısıydı aslında. İstanbul’a döndüğümde seçmeler devam ediyordu, katıldım ve hemen çağırdılar. - “I” ilk tekliniz ama uzunca süredir müzik ve sanatın diğer dallarıyla ilgilisiniz. ‘NEDENSE BEYAZ’I SEÇTİM’ - Sanırım bir O ses Türkiye deneyiminiz de var. Siz bir dinleyici olsanız, “I”yı nasıl yorumlardınız? “I” insanı hem hareketlendiren hem de sözleriyle derinlere, boğulduğu, utandığı, saklandığı yerlere götüren bir şarkı bence de. Oyunculuğa yeteneğim olduğunu, bölüm değiştirmek istediğimi hissettim ve üniversitede oyunculuk okumaya karar verdim. ) Önceki yıl Kıbrıs’taydım ve profesyonel ekiplerle sahne almaya, vokalimi ve sahnemi geliştirmeye, solist olarak özgüven kazanmaya başlamıştım. “I” karanlık ve sarsıcı bir şarkı. Prodüksiyon ve stüdyo süreci dahil her şey ilkti benim için. Bir sonraki şarkı belli. Sözünü sakınmadan söyleyen, karanlığından korkmayan cesur bir karakter var içinde. - Teklinin üretim süreci nasıl gerçekleşti? Yeni tekliler ve albüm bekleyebilir miyiz?“I” yazdığım ilk şarkılardan. İki yıl önce evde besteler yapmaya başladığım dönemin meyvesi. (Gülüyor. - “I”da yoğun bir dans ritmi var ama hüzünlü sözleri de dikkat çekiyor. Okulun son dönemlerinde müzikten uzaklaşmıştım. (Gülüyor)",Hem müzik alanında hem de oyunculukta yetenekli bir isim Irmak Ecem.

Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

(Gülüyor. İki yıl önce evde besteler yapmaya başladığım dönemin meyvesi. O da tekli olarak çıkacak. İstanbul’a döndüğümde seçmeler devam ediyordu, katıldım ve hemen çağırdılar. İstanbul’da Avni Akyol Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümü’nü kazandım. Vokal kayıtları Vibes Stüdyo’da alındı. (Gülüyor) Hayatıma oyunculuk girdiğinde kafamda sürekli “Deli Ayten”i ben oynamalıyım, hatta ben yazmalıyım, bir şekilde onu ben canlandırmalıyım” diye hayaller bile kurardım. . Beyaz ve Murat Boz döndü, Murat Boz, aynı okuldan mezun olduğumuz için ona gitmemi çok istedi ama ben nedense Beyaz’ı seçtim. Prodüksiyon ve stüdyo süreci dahil her şey ilkti benim için. Konuşurken bir anda rolü teklif etti, hiç düşünmeden kabul ettim. Kendisi aynı zamanda geçen yıl Ata Demirer imzalı “Bursa Bülbülü” filminde memleketinin kendine özgü simalarından “Deli Ayten”i canlandırmıştı. ) Yıllar geçti, yollarımız Ata Demirer’le kesişti. Mezun olduktan sonra hem müzik hem oyunculuk bir arada sürdü yıllarca. “I” karanlık ve sarsıcı bir şarkı. Şarkının demosunu dijital ortamda hazırlamıştım, daha sonra işlerini çok beğendiğim Mete Birgören’le bir araya geldik ve prodüksiyon süreci başlamış oldu. Irmak Ecem’le yaratım yolculuğunu konuştuk. (Gülüyor. - “I” ilk tekliniz ama uzunca süredir müzik ve sanatın diğer dallarıyla ilgilisiniz. ) Önceki yıl Kıbrıs’taydım ve profesyonel ekiplerle sahne almaya, vokalimi ve sahnemi geliştirmeye, solist olarak özgüven kazanmaya başlamıştım. Bursa Belediye Konservatuarına giderdim, orada şan dersleri alırdım, gitar kursuna giderdim. O Ses Türkiye’ye 2018’de katıldım. Seçtiğim şarkı O Ses Türkiye’nin hiçbir formatında söylenmemiş bir caz şarkısıydı, “All the Things You Are”. ",. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü kazandım. Dinleyici olsaydım şarkıyı yazarken hissettiğim ve olmasını istediğim o depresif ama dansa çağıran havayı yine hissederdim. Oyunculuğa yeteneğim olduğunu, bölüm değiştirmek istediğimi hissettim ve üniversitede oyunculuk okumaya karar verdim. İsyan eden ama soğukkanlılığını koruyan bir kadın. BURSA’NIN ‘DELİ AYTEN’İ- “Bursa Bülbülü” filminde, kentin sevilen simalarından “Deli Ayten”i oynadınız. Sanırım ilginç bir deneyim olmuştur. Çok hızlı şekilde beliren sözleri ve yine hızla yazılmış bir müziği var. Şarkı çok, sürekli üretiyorum. ) Yıllardır kurduğum o hayalim sihirli bir şekilde gerçekleşmiş oldu. Şarkının nakaratında yer alan “Hadi bul beni, etrafım sarıldı/ Çek vur beni, etrafım sarıldı” sözleri aslında o karanlığa bir davet. “Deli Ayten” rolü sizi nasıl buldu?Bursalı olduğum için “Deli Ayten” zaten çok iyi bildiğim bir karakterdi, Bursa’da heykeli bile vardır. Siz bir dinleyici olsanız, “I”yı nasıl yorumlardınız? “I” insanı hem hareketlendiren hem de sözleriyle derinlere, boğulduğu, utandığı, saklandığı yerlere götüren bir şarkı bence de. İlk teklisi “I” ile müzik alanında çıkış yakalamayı hedefliyor. ‘NEDENSE BEYAZ’I SEÇTİM’ - Sanırım bir O ses Türkiye deneyiminiz de var. Tabii dinleyiciyle buluşmak, konserlere başlamak da istiyorum. Sözünü sakınmadan söyleyen, karanlığından korkmayan cesur bir karakter var içinde. Filmde çok fazla gözükmüyor “Ayten” ama adı bile geçse Bursalılar için çok özeldir. (Gülüyor)",Hem müzik alanında hem de oyunculukta yetenekli bir isim Irmak Ecem. Mete şarkıya çok şey kattı, var olan duygusunu kaybetmeden benim kurduğum yapıyla çok oynamadan şarkıyı büyüttü, duymak istediğim sert, karanlık ama dans ettiren dünya zamanla oturdu ve ortaya çıkan ses ikimizin de çok hoşuna gitti. Korkuyu kabullenmenin ve yenmenin bir manifestosu benim için o sözler. Tabii ki en büyük hayallerden biri albüm. (Gülüyor. Belli aralıklarla tekli yayımlamayı düşünüyorum. - Teklinin üretim süreci nasıl gerçekleşti? Yeni tekliler ve albüm bekleyebilir miyiz?“I” yazdığım ilk şarkılardan. Bir sonraki şarkı belli. Ailede müzisyen yok ama ben küçük yaşlardan beri müzikle iç içeyim. . Ben de gurur duyuyorum böyle güzel bir filmde onu temsil ettiğim için. O dönemde de “Bursa Bülbülü” için “Deli Ayten”i arıyordu. . . Mix ve mastering’i ise vokal kayıtlarda beni inanılmaz rahatlatan ve de şarkının sesini iyice parlatarak işi başka bir seviyeye taşıyan Memet İncili yaptı. . Umarım o da olacak. Yarışmaya katılma sebebim çevremin yıllardır devam eden baskısıydı aslında. - “I”da yoğun bir dans ritmi var ama hüzünlü sözleri de dikkat çekiyor. Bize kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?Çocukluğum Bursa’da geçti. Okulun son dönemlerinde müzikten uzaklaşmıştım. . Lise dönemi gelince, “Kesinlikle güzel sanatlar okumalıyım” dedim.